بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَٱلنَّجْمِ إِذَا هَوَىٰ ١

O necme kasem ederim indiği dem ki.

– Elmalılı Hamdi Yazır

مَا ضَلَّ صَاحِبُكُمْ وَمَا غَوَىٰ ٢

Şaşırmadı sahibiniz azıtmadı da.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَمَا يَنطِقُ عَنِ ٱلْهَوَىٰٓ ٣

Ve hevadan söylemiyor.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنْ هُوَ إِلَّا وَحْىٌ يُوحَىٰ ٤

O sade bir vahiydir ancak vahyolunur.

– Elmalılı Hamdi Yazır

عَلَّمَهُۥ شَدِيدُ ٱلْقُوَىٰ ٥

Talim etti ona kuvveleri şiddetli.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ذُو مِرَّةٍ فَٱسْتَوَىٰ ٦

Bir kuvvet sahibi, hemen duruklandı.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَهُوَ بِٱلْأُفُقِ ٱلْأَعْلَىٰ ٧

Ve o en yüksek ufukta idi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

ثُمَّ دَنَا فَتَدَلَّىٰ ٨

Sonra yaklaştı da tedellî etti.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَكَانَ قَابَ قَوْسَيْنِ أَوْ أَدْنَىٰ ٩

Onunla arasındaki mesafe, iki yay kadar, yahut daha az kaldı da.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَأَوْحَىٰٓ إِلَىٰ عَبْدِهِۦ مَآ أَوْحَىٰ ١٠

Verdi kuluna verdiği vahyi.

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu